Çoğu erkeğin ya da bazı kadınların kafasındaki sorudur bu. Aslında bu soru “insan neden makyaj yapar?”adönüştürülmediği sürece, sadece çağımızın sorusudur. Çünkü öncesinde, asıl erkekler makyaj yapıyordu ve bir iddiaya göre, ataerkil düzen etkisiyle, erkeklik algısının değişmesiyle makyaj, kadınların kendilerini erkeklere beğendirme aracına dönüştü. Bu durum makyaj malzemelerinin önemli bir tüketim aracı olmasını sağladı. Bu iddia, önemli bir sosyolojik araştırma konusudur. Ancak günümüz için hala böyle olduğunu düşünüp genelleştirmek yanlış olabilir.Çünkü günümüzde kadınların önemli bir kısmı kendini beğendirmekten çok, kendini beğenmek amacıyla makyaj yapıyor.
Sabah uyandığında yüzünde ufak da olsa bir sivilce gördüğünde ya da şişmiş gözlerini fark ettiğinde, toplantıya bu halde gidemeyeceğini düşünen kadın, hemen duruma müdahale etmek istiyor. Kimisi sivilceyi sıkmayı, gözünde buz bekletmeyi çözüm olarak görüyor, kimisi de fondötene sarılıyor. (Makyaj konusuna yabancıysanız, malzemelere örnek olması açısından, Clinique makyaj malzemelerine göz atabilirsiniz.)
Sivilceye, gözaltı morluklarına acilen çözüm bulma, kendi
kendine iyileşmesini, izinin kaybolmasını bekleyememe, kirpikleri olduğundan
uzun gösterme, dudakları daha çekici hale getirmek için ruj sürme, elmacık
kemikleri belirginleştirmek için allık kullanma… Hatta sadece makyaj değil,
daha geniş kapsamlı düşünüp tüm kişisel bakım yöntemlerine göz atarsak, en
dikkat çekicisi şüphesiz tüyleri alma çabası olacaktır. Hangi yöntemi
kullanırsanız kullanın, acı çektiğiniz bir güzelleşme yolu.
Tüm bunların sebebi elbette ki sadece kadınların kendini
güzel görme isteği değildir. Toplum onların bu kalıplara (uzun kirpikli,
tüysüz, pürüzsüz tenli, gıdısız, elmacık kemikleri belirgin, buğulu gözlü,
zayıf) uydukları sürece güzel olduğunu vurguluyor olmasaydı, sivilceyle toplantıya gittiklerinde tüm
dikkatleri ve küçümseyen bakışları üzerlerine çekeceklerinden emin olmasalardı
sabahın köründe o kadar uğraşırlar mıydı gerçekten?
Elbette toplumun bu etkisinin tek sebebi erkekler değil,
birlikte geliştirilen kültür, yaşam biçimi ve halkla ilişkiler çalışmalarıdır.
Gerçekten araştırılmaya değer olan bu konuyu, sosyologlara bırakıp, kadınların
makyajla kendilerini nasıl daha güzel hissettiklerine geçiyorum.
Toplumun güzellik anlayışı en asi, kuralları reddeden
kişinin bile bilinçaltında yer kaplar. Bu yüzden her kadın öncelikle tüysüz
olmak ister. Sonra ise pürüzsüz bir cilde sahip olmak… Sivilceli fakat bundan
şikayet etmeyen bir kadın gördünüz mü hiç? Kadınların bir kısmına göre bir
kadın bu iki avantaja ek olarak bir de kilo problemi yaşamıyorsa zaten son
derece güzeldir.
Kadınların diğer bir kısmı ise temel güzellik kalıplarına
uysa bile renklerle oynamayı sevdiği için makyaj yapar. Kıyafetinde renk
seçimine dikkat ettiği gibi yüzünü de renklendirmek ister. Örneğin hafif pembe
bir Clinique
dudak parlatıcı, onun güzelliğini tamamlayacaktır. Çünkü hem yüz ifadesini
enerjikleştirir, hem de dikkat çekmesini sağlar. Dikkat çekme isteği, insan ilişkilerinin
her aşamasında, her cinsiyette vardır. Sadece kadınların erkeklerin dikkatini
çekme isteğine indirgenemez.
Kısacası kadınlar hem kendileri, hem de toplum öyle istediği
için makyaj yaparlar.
makyaj yaparken kesinlikle çok zevk alıyorum mümkün olsa gün içinde ikinci bir makyaj daha yapabilirim yani sabah yaptığımı silip :-))
YanıtlaSilYaşasın böyle düşünen tek kişi değilmişim!Kesinlikle inanılmaz eğleniyorum:))
SilMerhabalar;
YanıtlaSilBlogunuzu yeni keşfettim ve hemen takibe aldım.
273. takipçiniz benim.
Bu arada çok hoş bir çekilişim var, muhakkak beklerim :)
Sevgiler
http://http://whiteglaze.blogspot.com/2013/08/beyaz-srn-buyuk-cekilisi.html
Çok teşekkürler.Hediyeleriniz de çok tatlı ama ne yazık ki benim için çok fazla bıcır bıcır onlar,umarım çok isteyen birine gider,ilginiz için teşekkürler,sevgiler..:)
Sil